Türkiye – Hırvatistan / Euro 2012 İçin!
Türkiye Milli Takımı, yine bir play off maçında daha karşımızda. Bu şaşırtıcı değil aslında. Katılabildiğimiz tüm büyük turnuvalara bu yollardan geçerek gittik. Kuralar çekildiğinde Almanya ile birincilik mücadelesi yapabileceğimizi savunanlar hatta burada oynadığımız Almanya maçı öncesinde şansımızın hiç de az olmadığını söyleyenler bile; o maç sonrasında Almanya'nın başka bir boyutta olduğunu kabul ettiler ve grup ikinciliğine sevinir duruma geldiler...
Evet, en gerçekçi hedef bu gurubu ikinci olarak tamamlaktı. Milli Takım bunu başardı ama bu yolda gösterdiği performans hiç de iç açıcı değil. İkincilik adına en önemli rakiplerimizi içerde oynadığımız maçlarda yenip, onlarla oynadığımız deplasman maçlarını kaybetmesek de; dışarda aldığımız Azerbaycan mağlubiyeti, içerde oynadığımız Kazakistan maçını 90+'larda gelen bir golle yenmemiz ve yine içerde oynadığımız Azerbaycan maçını tek farkla ve zar zor kazanabilmemiz bizleri Milli Takım konusunda umutsuz olmaya itti.
En basit değerlendirmeyle yaratıcılık konusunda çok kısır olduğumuzu ve gol yollarında çok etkisiz kaldığımızı söyleyebiliriz. Bu anlamda takıma yardımcı olan iki isim var sadece. Arda ve Burak... Burak bu sezon özellikle çok yüksek bir form düzeyinde ve en güvendiğimiz isim. Arda'nın ise hangi maçı nasıl oynayacağını bizi bırakın, kendisi bile kestiremiyordur muhtemelen... Bu iki oyuncuyu besleyen tek kaynak da Selçuk İnan maalesef ki. Geri kalan oyuncuların niyetlerinden şüphemiz yok elbette(Servet hariç) ama fazla kontrollü oynamak, bizim gibi duygularıyla hareket eden bir takım için kısırlaştırıcı bir faktör haline dönüşüyor ne yazık ki...
Servet hariç dedim. Bunun sebepleri var tabii ki. Katılırsınız ya da katılmazsınız bilemem. Sadece Almanya maçında yaptığı hataları kastederek söylemiyorum bu tespiti. Hatırlarsanız Rijkaard döneminde; teknik direktörlerin kendilerine olan yaklaşımının performanslarını etkilediğini söylemişti. Kısacası, kendi adına çok da profosyonel olmadığını ilan etmişti. Ben, Servet'in Milli Takım'daki Euro 2012 Elemeleri hikayesini, bu perspektiften değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum. Servet'in yapabildikleri ve yapamadıkları var. Yapabildikleri konusunda geriye gitmesi, sadece motivasyonunu kaybettiği zamanlarda mümkün oluyor. Daum zamanında ve Rijkaard zamanında gördük bunları. Bence Hiddink de Servet'in, onun için oynamayı istemediği teknik adamlardan biri... Bu yüzden elinden gelebilecekleri de sahaya yansıtamadığı kanısındayım...
Biraz da Hırvatistan'a bakalım. Hırvatistan'da Lovren, Strinic, Petric ve Kranjcar kadroda değiller. Özellikle Lovren ve Kranjcar'ın kadroda bulunmaması onlar için büyük bir handikap. Aslında çok iyi bir 11 çıkarabilirler ama alternatif yaratma konusuna girince iş, bizim kadar derinlikli bir kadroya sahip değiller. Hırvatistan'ı gözümüzde fazla büyütmemizin nedeni de bu zaten. İlk 11'inde önemli isimlerin yer alması. Ama işte sakatlık, cezalar gibi durumlar söz konusu olduğunda sıkıntıya düşüyorlar.
Hırvatistan 10 maçta 22 puan toplayarak geldi buraya. Grubun en güçlü takımı Yunanistan'a karşı iki maçta 5 puan kaybettiler. Bir de Gürcistan deplasmanından mağlubiyetle döndüler. Burdan, zorluk derecesi yüksek maçlarda, istediklerini yapamadıkları sonucu çıkabilir. Hırvatistan için bunu söylemek doğru olabilir fakat başlarındaki teknik direktörle ve oyuncu kadrosuyla uzun süredir beraber oynadıklarını ve tecrübe edindiklerini belirtmek gerekir.
Güncel değerlendirme yaparsak da çok formda ve korku yaratacak bir oyuncuları da yok açıkçası. Evet, Eduardo, Modric, Rakitic, Mandzukic, Perisic gibi yıldızları var takımın ama hiçbiri bu sene kendi standartlarını aşacak bir performans göstermediler henüz...
2008'in intikamı mevzularına girme klişesine kapılmak istemiyorum. Bilic de zaten “Türkiye o maçta ahlaksızca bir şey yapmadı. Maçın sonuna kadar kovaladılar ve başardılar. Karakterlerini yansıttılar. O yüzden intikam kelimesi yanlış olur. Bizim tek motivasyon kaynağımız Euro 2012 Avrupa Şampiyonası.” diyerek bu saçmalığa bir son verdi. Furbolcuların rüyaları, açıklamaları ve hırsları ise sadece kendilerine zarar verir. Bizim buradan olumlu şeyler çıkarmaya çalışmamıza gerek yok. Onlar, olumsuzluklarıyla mücadele etsinler eğer öyle hissediyorlarsa....
Almanya maçından önce bir konudan söz etmiştik. Bu durum bugünkü maç için de geçerli... Emre, Sabri, Servet, Hakan, Selçuk Şahin, Kazım, Arda, Burak ve Hamit sarı kart gördükleri takdirde rövanş maçını kaçıracaklar... Alternatifi olmayan isimler var bu listede. O yüzden dikkat etmekte fayda var. Yalnız yukarıda bir yerde de söylediğimiz gibi dikkat, kontrol gibi profosyonelliğin gereği olarak içimize sindirmemiz gereken kavramlar, bizim takım için bir takoz görevi görmekte... Umarım bugün böyle bir şey yaşanmaz...
Muhtemel 11'leri de yazarak yazımızı sonlandıralım...
Yayın saat 21.05'te, Star TV'de...
Türkiye – Hırvatistan / Euro 2012 İçin!
Reviewed by Reklam Shiled
on
15:56
Rating:
Hiç yorum yok: